Skip to content Skip to footer

Kuantum dünyası olasılıkları kabul eder ve hayatımızda yaşadığımız her deneyimde sonsuz olasılıklarımız olduğunu söyler. Yetiştiğimiz toplum, kültürümüz, anne ve babamızdan öğrendiklerimiz, geçmiş deneyimlerimiz bu olasılıklarımızı daraltan bilinçaltı kodları oluşturur ve bizi sınırlar. Kuantum düşünme teknikleri ile düşüncelerimizden oluşan okyanusumuzu genişletir, olasılıklarımızı pozitif alana yönlendirebiliriz. “Enerji ne tarafa yönelirsek oraya akar” kuramı ile kişinin bakış açılarında değişimler yaratılarak duygu, düşünce, inanç kalıplarında değişimler hedeflenir.

 

Bireysel ya da grup olarak verilen bu danışmanlıkta amaç farkındalık oluşturmaktır. Böylece neyi neden yaşadığımızı anlamlandırarak bu deneyimleri yaşamamıza neden olan sebepleri anlarız, sebepleri değiştirdiğimizde de sonuçlarımız doğal olarak değişir. Bu süreçte kişinin kendi ile öz benliği ile iyi ilişki kurması, güçlü yanları ile gerçek potansiyelini fark etmesi, içsel gücü ile bağlantıya geçmesi hedeflenir. Bu aşamada yapılan çalışmalar ve tekniklerle kişi her geçen gün kendini ve yaşadığı çevreyi kabul eder, dönüşüm ise kabul etmekle birlikte başlar.

 

Bu farkındalıkları oluştururken geriye önceki inanç sistemlerini, kodlarını, davranış modellerini belirledikten sonra yerine yenilerini ekmek kalıyor. Çünkü zihnimiz bir bahçe, bu kodlar ve sistemler de bahçemizin toprağı, düşüncelerimiz tohumlarımız. Kısacası tohumlarımız ne kadar iyi olursa olsun, toprağımız verimli değilse çiftçimiz istediği sonucu alamaz. Bilinçaltımızı da çiftçi olarak düşünebiliriz. İşte bu danışmanlık süresince olumlu düşüncelerle tohumlarımızı, uyguladığımız tekniklerle de inançlarımızı, çocukluğumuzdan itibaren oluşan kodları değiştirerek rehberlik ediyoruz.

 

Böylece kişi kendini, hayallerini, kim olduğunu, yeteneklerini fark ediyor, özgüveni, kendi ile ilişkisi, öz görüsü yeniden yapılanıyor. Harekete geçmediği konularda adımlar atmaya başlıyor, böylece gerçek dönüşümün ve değişimin sahibi oluyor.